19 Kasım 2009 Perşembe

YARINA BIRAKMAYIN...

Yarınımızı biliyor muyuz? Acaba yarına çıkacak mıyız? Yaşama yarın da merhaba diyebilecek miyiz? Hayatımızda yer edinmiş, sevgilimizi, oğlumuzu, kızımızı, arkadaşımızı ya da dostumuzu yarın bir daha görme şansımız olacak mı? Her an bir nefes gibi birbirinin yanında olan insanları yarın bulabilecek miyiz ya da onlar bizi?

Acaba kim düşünür bütün bunları.. Ertesi sabaha uyanıp uyanamayacağımızı kim bilebilir? Neyin kıymetini tam olarak biliyoruz elimizde iken. Peki yitirilince? Yitirdiklerimizi geri getirebilecek miyiz? Küçücük yaşamımızda bugünü yaşarken yarın ne olacak emin miyiz

İnsanlar birbirlerinin değerini çoğu zaman yaşarken bilmezler ya da üzerinde durmazlar. Hayat kavgası içinde hep ötelenirler. Kaybedilince anlaşılır ancak iş işten geçmiş, gemi limandan çoktan görünmeze uzaklaşmış olur. 

Kalp kırmaya, sevdiklerini, değer verdiklerini üzmeye, kin tutmaya, kavga etmeye değer mi üç günlük ömür? Düşündünüz mü bunları, aklınıza sık sık gelip, sordunuz mu kendinize.

Hiç sormadıysanız ya da sık sık sormuyorsanız, sırası gelmiştir artık. Kendinize sorun ve kendinizi sorgulayın. Yaşamdaki yerinizi, sevdiklerinizin sevenlerinizin sizin için değerini. Umutlarınızı… umutsuzluklarınızı.. nedenlerinizi ve keşkelerinizi.

DEVAMI...

16 Kasım 2009 Pazartesi

HALK 21 KASIMDA ALANLARDA

Emek ve Demokrasi Güçleri 21 Kasım2009 tarihşnde yapılacak olan miting için çağrıda bulundu. Mitingin ana amacı; açlık, yoksulluk, işsizlik ve zamlara olan karşı çıkış olacak. Toplumun tüm kesimlerini ilgilendiren kayıtsız kalınamayak miting öncesi çağrılar artıyor.

KESK Ankara Platformu, ATO,Disk,EMEP, Halkevleri, Türk-İş Ankara şubesi ve pek çok sayıda sivil örgütünde katılacağı miting 21 kasımda saat:13:00 de Geçnlik Parkı'nda başlayacak. Buradan Kolej Meydanı'na yürünecek.

Eylemciler, işten çıkarılmaların durdurulmasını, çalışma saatlerinin kısaltılarak fazla çalışma uygulamasının yasaklanmasını, kamu istihdamının arttırılmasını, eğitim, sağlık, sosyal güvenlik hizmetlerinin parasız ve kaliteli olarak kamu tarafından sunulmasını, zamların geri alınmasını, emekçi ve yoksul halktan yana uygulamaların hayata geçirilmesini  talep edecek.

Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri tarafından konuyla ilgili yapılan açıklamada, Türkiye’de 7 milyonu aşkın işsizin bulunduğu ifade edilerek, şu açıklamalarda bulunuldu:
“2008 Ağustosundan bu yana işten atılanların sayısı 1 milyona yaklaşmış durumda. İşini koruyabilenler de kölelik koşullarında 10 saati aşan mesailerle çalıştırılıyor. AKP’nin uyguladığı neoliberal politikaların sonucunda ortaya koyduğu özelleştirme projeleri halkın var oluşunu tehdit eder boyutlara ulaştı. Özellikle eğitim ve sağlık alanındaki dönüşüm programlarının yıkıcı etkileri gün geçtikçe daha fazla hissedilmeye başlandı.”

Açıklamada ayrıca devletin paran kadar sağlık diyerek,  sağlık harcamalarının bütçe üzerindeki yükünü düşürmeyi amaçlamakta, sağlık harcamalarının maliyetini vatandaşların ödediği katılım paylarını artırarak çözme yoluna gitmekte olduğu belirtildi. 

Sefalet ve yoksulluğun bir kader olmadığını, bunu değiştirmek için seslerin çıkması gerektiği vurgulandı.

TİN / GÖRSEL BASIN