Workers at a construction site in Gemlik district of Bursa unearthed a sarchophagus which dates from the 7th century. During a routine earth work a mechanical scoop stumbled upon the sarcophagus. Construction site officials uncovered....devamı
23 Mayıs 2009 Cumartesi
SARCOPHAGUS UNEARTHED IN BURSA
Workers at a construction site in Gemlik district of Bursa unearthed a sarchophagus which dates from the 7th century. During a routine earth work a mechanical scoop stumbled upon the sarcophagus. Construction site officials uncovered....devamı
22 Mayıs 2009 Cuma
HAFTANIN BIR KITABI "MELANKOLİ: BUNALIMIN BAŞKALAŞIMLARI"
Haftanın kitaplarında bu hafta farklı bir kitap önerisinde bulunacağım. Türü psikoloji. "MELANKOLİ: BUNALIMIN BAŞKALAŞIMLARI"... Yazarı Héléne Prignent. Çeviren ise, Orçun TürkayRehber niteliği yaşıyan bu kitap, melakoliyi çok güzel bir şekilde işlemiş ve okuyucuya sunmuş.
Çok ünlü kişiler tutulmuştur bu 'kutsal hastalığa'. Melankoli neden yaratıcılıkla ve onun da ötesinde imgelemle ilişkilendirilir? Bu kitap, antik mezar taşlarından Dürer'in, Valentin'in, Goya'nın, Delacroix'nın, Friedrich'in, Munch'un, Redon'un, Hopper'in, Kiefer'in vb. yapıtlarına uzanıp, melankoli tarihine ve onunla ilişkilendirilen simgelere özel bir ışık tutuyor.
devamı...
20 Mayıs 2009 Çarşamba
TATIL YERLERI - AĞVA
Hafta sonlarında şehirden kaçmak için Karadeniz kıyısında gidebileceğiniz harika yerlerden biri Ağva ... Arkası orman, önü deniz ve iki nehir arasına kurulu şirin bir köy. Bu isim, Latincede "iki dere arasındaki köy" anlamına geliyor. Zaten, Göksu ve Yeşilçay dereleri Ağva'dan geçip Karadeniz'e dökülüyor.
Ağva'nın tarihteki ilk konuklarının Hititler olduğu sanılıyor. Daha sonra Frigler, Romalılar, Bizanslılar ve Osmanlılar da bu eşsiz güzellikler içinde yaşama şansına sahip olmuşlar. Ağva, Hititler, Frigler, Romalılar ve Osmanlılar gibi bir çok uygarlığın geçiş yeri olmuş bir belde. M.Ö. 7.yy. uzanan tarihin kalıntılarına Ağva' ya bağlı civar köylerde rastlamak mümkün. Kalemköy' de Romalılara ait kilise kalıntıları ve mezar taşları, Hacıllı köyünde, 3.yy. sonu - 4.yy. başlarynda bulunan Gürlek Mağarası, Hisar Tepe' de bulunan kale kalıntyısı, Sungurlu mahallesindeki dağ değirmeni önemli buluntulardır. Ağva'ya 14. yüzyılın ikinci yarısında Konya, Karaman ve Balıkesir'den gelen Türkmen boylarının yerleştiği söylenmektedir. Bugünkü Ağvalılar da aynı Türkmen boylarının çocukları olarak biliniyor.
Ağva'nın tarihteki ilk konuklarının Hititler olduğu sanılıyor. Daha sonra Frigler, Romalılar, Bizanslılar ve Osmanlılar da bu eşsiz güzellikler içinde yaşama şansına sahip olmuşlar. Ağva, Hititler, Frigler, Romalılar ve Osmanlılar gibi bir çok uygarlığın geçiş yeri olmuş bir belde. M.Ö. 7.yy. uzanan tarihin kalıntılarına Ağva' ya bağlı civar köylerde rastlamak mümkün. Kalemköy' de Romalılara ait kilise kalıntıları ve mezar taşları, Hacıllı köyünde, 3.yy. sonu - 4.yy. başlarynda bulunan Gürlek Mağarası, Hisar Tepe' de bulunan kale kalıntyısı, Sungurlu mahallesindeki dağ değirmeni önemli buluntulardır. Ağva'ya 14. yüzyılın ikinci yarısında Konya, Karaman ve Balıkesir'den gelen Türkmen boylarının yerleştiği söylenmektedir. Bugünkü Ağvalılar da aynı Türkmen boylarının çocukları olarak biliniyor.
Muhteşem doğası, ile Ağva ziyaretçilerine kusursuz bir tatil imkanı sunuyor... İstanbulla iç içe olmasına rağmen doğallığını kaybetmemiş olan Ağva yemyeşil doğası, iki yanında akan Göksu ve Yeşilçay nehirleri, cephesinde Karadeniz'in masmavi suları, kumsalı, yürüyüş alanları, birbirinden lezzetli balıkları ile özellikle yaz dönemlerinde göz dolduruyor... Sevdikleriyle gönlüne göre bir hafta sonu geçirmek isteyenler, iş yerinden izin alamayan ya da işlerinin yoğunluğundan tatile çıkma fırsatı bulamayanlar için ideal bir yer Ağva... Istanbul' a 100 km (yak. 2 saat) mesafede olduğundan hafta sonu tatilcileri için de biçilmiş kaftan...
GÖKSU DERESİ
Ağva tam anlamyyla cennetten yeşil bir parça. Göksu deresinin suyuna baktığınızda yemyeşil … aynen çevre gibi.. ama bu yalnızca etraftaki sonsuz yeşilin suya yansıması ... yoksa derenin suyu berrak ve tertemiz.
YAPILACAK ŞEYLER
Yüzme : Ağva, Karadeniz’de olmasına rağmen denizi her zaman dalgalı olmuyor. Fakat sahil genellikle hafta sonları çok kalabalık oluyor. Yüzme seçenekleri arasında her ne kadar Göksu deresi de varsa da, ziyaretçiler genellikle sahilde denizi veya çevredeki mükemmel koyları tercih ediyorlar. Buradaki tesislerin çoğu misafirlerini bu koylara taşıma hizmetini (gidiş/dönüş) veriyorlar. Ağva sahilinde güneşlenirken temiz hava, kıyıya ve kayalara vuran deniz suyundaki magnezyum, iyot, sodyum, kalsiyum ve potasyum gibi minerallerin havadaki oksijenle birleşerek tüm bedene sağlyk iksiri etkisi yaptığı söyleniyor.
Balık Tutma : Ağva’da ço değişik çeşit ve büyüklükte balıklar tutabilirsiniz. Mevsimlik balıklar her zaman mevcuttur. Dere kenarındaki restoranlarda yiyebileceğiniz gibi kendiniz de pişirebilirsiniz.
Tekne Turu : Ağva'ya gelenler genellikle bir tekne turu yapmadan, Göksu deresinde salla gezmeden, deniz bisikletine binmeden veya kanolarla dolaşmadan dönmüyorlar. Tekneler çok fazla beklemeden dolmuş usulü kalkıyor. Çevrede mutlaka görmeniz gereken yerler arasında, Kilim Koyu, Gelin Kayası gibi yerler de var.
http://www.turkiyeinternette.com/haber/4546-tatil-yerleri-tatil-yerleri-ava.html
Devamı...
Ağva'nın tarihteki ilk konuklarının Hititler olduğu sanılıyor. Daha sonra Frigler, Romalılar, Bizanslılar ve Osmanlılar da bu eşsiz güzellikler içinde yaşama şansına sahip olmuşlar. Ağva, Hititler, Frigler, Romalılar ve Osmanlılar gibi bir çok uygarlığın geçiş yeri olmuş bir belde. M.Ö. 7.yy. uzanan tarihin kalıntılarına Ağva' ya bağlı civar köylerde rastlamak mümkün. Kalemköy' de Romalılara ait kilise kalıntıları ve mezar taşları, Hacıllı köyünde, 3.yy. sonu - 4.yy. başlarynda bulunan Gürlek Mağarası, Hisar Tepe' de bulunan kale kalıntyısı, Sungurlu mahallesindeki dağ değirmeni önemli buluntulardır. Ağva'ya 14. yüzyılın ikinci yarısında Konya, Karaman ve Balıkesir'den gelen Türkmen boylarının yerleştiği söylenmektedir. Bugünkü Ağvalılar da aynı Türkmen boylarının çocukları olarak biliniyor.
Ağva'nın tarihteki ilk konuklarının Hititler olduğu sanılıyor. Daha sonra Frigler, Romalılar, Bizanslılar ve Osmanlılar da bu eşsiz güzellikler içinde yaşama şansına sahip olmuşlar. Ağva, Hititler, Frigler, Romalılar ve Osmanlılar gibi bir çok uygarlığın geçiş yeri olmuş bir belde. M.Ö. 7.yy. uzanan tarihin kalıntılarına Ağva' ya bağlı civar köylerde rastlamak mümkün. Kalemköy' de Romalılara ait kilise kalıntıları ve mezar taşları, Hacıllı köyünde, 3.yy. sonu - 4.yy. başlarynda bulunan Gürlek Mağarası, Hisar Tepe' de bulunan kale kalıntyısı, Sungurlu mahallesindeki dağ değirmeni önemli buluntulardır. Ağva'ya 14. yüzyılın ikinci yarısında Konya, Karaman ve Balıkesir'den gelen Türkmen boylarının yerleştiği söylenmektedir. Bugünkü Ağvalılar da aynı Türkmen boylarının çocukları olarak biliniyor.
Muhteşem doğası, ile Ağva ziyaretçilerine kusursuz bir tatil imkanı sunuyor... İstanbulla iç içe olmasına rağmen doğallığını kaybetmemiş olan Ağva yemyeşil doğası, iki yanında akan Göksu ve Yeşilçay nehirleri, cephesinde Karadeniz'in masmavi suları, kumsalı, yürüyüş alanları, birbirinden lezzetli balıkları ile özellikle yaz dönemlerinde göz dolduruyor... Sevdikleriyle gönlüne göre bir hafta sonu geçirmek isteyenler, iş yerinden izin alamayan ya da işlerinin yoğunluğundan tatile çıkma fırsatı bulamayanlar için ideal bir yer Ağva... Istanbul' a 100 km (yak. 2 saat) mesafede olduğundan hafta sonu tatilcileri için de biçilmiş kaftan...
GÖKSU DERESİ
Ağva tam anlamyyla cennetten yeşil bir parça. Göksu deresinin suyuna baktığınızda yemyeşil … aynen çevre gibi.. ama bu yalnızca etraftaki sonsuz yeşilin suya yansıması ... yoksa derenin suyu berrak ve tertemiz.
YAPILACAK ŞEYLER
Yüzme : Ağva, Karadeniz’de olmasına rağmen denizi her zaman dalgalı olmuyor. Fakat sahil genellikle hafta sonları çok kalabalık oluyor. Yüzme seçenekleri arasında her ne kadar Göksu deresi de varsa da, ziyaretçiler genellikle sahilde denizi veya çevredeki mükemmel koyları tercih ediyorlar. Buradaki tesislerin çoğu misafirlerini bu koylara taşıma hizmetini (gidiş/dönüş) veriyorlar. Ağva sahilinde güneşlenirken temiz hava, kıyıya ve kayalara vuran deniz suyundaki magnezyum, iyot, sodyum, kalsiyum ve potasyum gibi minerallerin havadaki oksijenle birleşerek tüm bedene sağlyk iksiri etkisi yaptığı söyleniyor.
Balık Tutma : Ağva’da ço değişik çeşit ve büyüklükte balıklar tutabilirsiniz. Mevsimlik balıklar her zaman mevcuttur. Dere kenarındaki restoranlarda yiyebileceğiniz gibi kendiniz de pişirebilirsiniz.
Tekne Turu : Ağva'ya gelenler genellikle bir tekne turu yapmadan, Göksu deresinde salla gezmeden, deniz bisikletine binmeden veya kanolarla dolaşmadan dönmüyorlar. Tekneler çok fazla beklemeden dolmuş usulü kalkıyor. Çevrede mutlaka görmeniz gereken yerler arasında, Kilim Koyu, Gelin Kayası gibi yerler de var.
http://www.turkiyeinternette.com/haber/4546-tatil-yerleri-tatil-yerleri-ava.html
Devamı...
19 Mayıs 2009 Salı
DOSTLARINIZI HAYATI SEVENLER İNSANLARDAN SEÇİN
En son yapılan araştırmalar gösteriyor ki, mutluluk bulaşıcı. Yakınlarınız mutlu ise bu size de bulaşıyor. Bunu unutmayın. Dostlarınızı mutlu, hayatı seven insanlardan seçin ki, yaşamınız daha tatlı ve pozitif geçsin. Olumsuzluk veren her ne ise hayatınızdan uzaklaştırın. Mutluluk o kadar uzağınızda değil inanın. Yürekten inanın ve daima hayata olumsuzluklara rağmen pozitif bakın.
devamı..
SEKER PORTAKALI VE KITAP OKUMA UZERINE
Bu hafta size defalarca okumuş olduğum ve yıllardır kitaplığımdan eksik olmayan "ŞEKER PORTAKALI" kitabını tavsiye edeceğim.Formun birine girdim, kitapla ilgili düşüncelerini yazmışlar ve yaşları 15 ile 18 arasında değişyor bu gençlerin. Çoğu kitabın internetten özetini bulmak ve okul ödevi olduğu için okumuş. Okumuş ama özeti okumuş. Ya da hiç okumamış ve direkt kopyalamış.
devamı...
18 Mayıs 2009 Pazartesi
ISSIZLERE MUJDE !
İşsizlere müjde! Kamuya 570 bin işçi alınacak. Bunun yanı sıra özel sektör de işçi alımına başladı.Krizin etkilerinin hissedilmeye başlanmasıyla eleman alımını durduran firmalar yeniden hareketlendi. Ekonomik tedbir paketleriyle sağlanan ÖTV indirimi, sektörleri yeniden hareketlendirdi.
Şubat ve Mart'ta yaşanan işsizlikteki rekor artışların ardından firmalar birbiri ardına eleman alacaklarını açıklamaya başladı. Otomotivden mobilyaya, perakendeden finansa birçok sektörün yanı sıra, devlet de toplamda 863 bin kişi alacağını açıkladı. Yıl sonuna kadar ise bu rakamın 1 milyonu bulması bekleniyor.
Devlet 570 bin işçi alacak
devamı...
SIL BASTAN BASLAMAK MI LAZIM BAZEN?
Sizden gelenler bölümünde, siden makale, öykü, yorum ve şiirlere yer verişyoruz. Şu anda yayımladığımız şiirde çok özel ve güzel insan Burcu'dan...Eline ve yüreğine sağlık Burcu....
Belirsizlikti hayatımın kalan 3/2’si
Belki de gereksiz bir matematik sorusu;
Hayatının 3’te 1’i acı, dert, üzüntü ile geçen bir insanın hayatının kalan süresinde mutlu olma olasılığı nedir?
Azami mutluluğu bulunuz..
Böyle değildi tabiî ki bir formülle hesaplayabilme şansım olurdu şimdiki şanssızlığıma inat..
Günler geceler boyu usanmadan yazdım-çizdim olmadı..
Alternatif bir çıkış bulamadığım gibi daha da silikleşiyordu önümde sereserpe uzanan hayatım..
Rakip olamadım hayata, ihanette etmedim,
Şerefine kadehte kaldırmadım lakin sistemin içine sürükleniyorum..
Üstüm başım toz içinde..
DEVAMI...
ISMAIL GULNAR ILE OLUDENIZ SANATCI KOYU VE TIYATROYA DAIR ROPORTAJ.
Tiyatrocu İsmail Gülnar ile tiyatro ve Ölüdeniz Sanatçı Köyü'ne ilişkin kısa bir söyleşi yaptık.
TÜRKİYE İNTERNETTE : Sayın Gülnar, Gülnar Tiyatrosu turnelere devam ediyor mu? İlgi nasıl oyunlarınıza? Devamında hemen şunu da sormak istiyorum. Türkiye'de tiyatro sanatı olması gerektiği, hakettiği yerde mi?
DEVAMI...
17 Mayıs 2009 Pazar
CUNDA ADASI
Bati Anadolu'da, Ege Denizi kiyisinda, Balikesir iline bagli bir ilçedir.Göz alabildigine uzanan kumsallari günesi...Piril piril denizi...denizi ile bütünlesmis yesili... Olagan üstü deniz manzarali sahili, önde balikçi tekneleri, ötede küçücük adalari ile bir doga harikasidir. Eski tas sokaklar ve tas evleri Osmanli döneminde sekillenmis kent dokusu, dar ve kivrimli sokaklari, cumbali evleri ve konaklari ayvalik'i diger kentlerden ayiran ve onu farkli kilan en temel özelligidir. Geçmisin zarif edasi ve vazgeçilmez özenini tasiyan tarihi tas evleri ,gül kurusu rengi ile ayvalikta her sokakta rengarenk islemeleri ile görebilirsiniz. Cumbasi dökme demir balkon korkuluklari, pencere kafesleri, ahsap yada kesme tas isçiligi... Göz kamastiran nefis oymalar ile süslenmis balkon ayaklari üzerindeki motifler, saatlerce izlemeye doyamayacaginiz güzelliktedir.
Cunda adalar kenti Ayvalik'in tek yerlesim olan yeridir. Cunda'nin ilçe merkezine uzakligi karayolu ile 8 km. deniz yolu ile 3 mildir. Adaya dolmus motorlar ile gidebilirsiniz. Çok sayida klise ve manastir barindiran adanin etrafi çam ve zeytin agaçlari ile çevrili ünü dünyaca bilinen Taksiyarhis Klisesi, Agios Yannis ve Panaya Klisesi mutlaka görülmesi gereken tarihi yapilardir.
Kalacak yer konusunda bir çok firsat sunan Cunda adasi otelleri her bütçeye uygun yapidadir. Isterseniz eski bir rum evinde pansiyoner olarak kalabilir isterseniz adanin luks otellerinde tatilin keyfni çikarabilirsiniz.
Eger cunda da bulunuyorsaniz, her koy'un dan her ada'sindan girebilirsiniz deniz e. Lale Adasi girisindeki belediye plaji ,çataltepedeki plajlar yada pateriçadaki bir esi daha olmayan dogal plaj isteginize cevap verecek niteliktedir. Ayvalik la cunda tipik sokak ve mimari degerleri nedeniyle saatlerce günlerce gezilip fotograf çekilecek özelliktedir. Cunda ve civar koylar (Sarimsakli, Çamlik),tepeler her an bir cennet parçasinda tatil yaptiginizi animsatir sizlere. Sokaklar geçmise yolculuk yaptirir,dogasi ise cennet'e.
Bu cenneti daha yakindan tanimak isterseniz, mavi yolculugu çikabilirsiniz. Bu yolculuk saat 11 sularinda baslar, tekneler sizleri cunda nin essiz koylarinda gezintiye çikarir. Tur, Behramkale'ye kadar uzanir, aksam alti sularinda Ayvalik'ta son bulur. Hergün onlarca tekne binlerce kisi bu cennet koylarda gezintiye çikar. Öglen yemek ikramlari standartlasmistir bu gezilerde; papalina ve salata! Gözle görülen kismin güzelligi kadar cunda adasinin su altida alabildigince güzeldir. Tarihi batiklar, Osmanli döneminden kalmis küpler, denizin altinda yerini almis meraklilarini beklemektedir. Bu hazineyi kesfedebileceginiz bir çok alternatif sunar size Ayvalik Cunda adasi. Istediginiz bir dalgiç okulu ile yada kendi kiraladiginiz özel tekneniz ile gün boyu bu güzelliklerin keyfini çikarabilirsiniz. Tekne kiralayarak ,yirmidört adayi tek tek gezip görmek , dogayla, deniz ile tam anlamiyla kaynasmak istiyorsaniz, Ayvalik ve Cunda adasi en güzel yerdir.
Cunda (Alibey) adasin bir bölümü Milli Park tir. Kendi kendinize yürüyüsler düzenleyerek agaçlarin bitkilerin hazzina vararak yorgun argin döneceginiz sahildeki restaurantlar da yedikleriniz daha bir lezzetli gelecektir size. Gün dogumunda, gün batisinda, evet evet günes dogmadan ve batarken seytan sofrasina çikin ,mehtapli gecelerde de gece yarisi orada olun, düssel anlar yasarsiniz. Bu bölgede buldugunuz her tepede rastlarsiniz birkaç kisiye kimi elinde kadehi selamlamaktadir cenneti kimi ise dile getirmektedir, söyleyemediklerini, haykirmaktadir bosluga dilindeki kelimeleri. Balik avlamak isterseniz sahilden denize açilaraktan bol bol av yapabilirisiniz. Hatta sabah erken saatte avlanirsaniz görerekte avlayabilirsiniz baliklari cunda adasinda. Avlayamazsanizda üzülmeyin.. adanin merkezinde ki balikçilarda bulabilirsiniz baligin en tazesini, binbir çesidini. Bu baliklardan bazisi sadece Cundaya özgüdür, tadina doyum olmaz zeytinyagli mezeler esliginde kaldirirsiniz kadehinizi ask a mutluluga sagliga. Meshurdur adanin kedileri, gittigiginiz heryerde sizinledirler, bir balikçi teknesinin yaninda veyahut masanizin yani basinda. O kadar çok sey varki Cunda adasinda, Ayvlalik'ta yapilacak, o kadar çok yer varki ki görülecek, o kadar çok lezzet varki denenecek, mutlaka cezbedecek biri sizi mutlaka baglayacak buraya simsiki.. kopmayacak baglarla.
CUNDA ADASI HAKKINDA ÇOK GÜZEL BIR YAZI :
"Sayisiz defa gittigim hatta artik kendimi biraz da yerlisinden saydigim Ayvalik ve Cunda Adasi’na yolculuk benim için zaman tünelinde yapilan bir gezinti gibi. Eski Rum evleri, ulu çinarlar altinda ya da bir kahvede sessizce sohbet eden iyi giyimli ihtiyar delikanlilar, alisverise çikan yasli teyzeler ve zeytin kokusu hiç yasamadigim, bilmedigim zamanlari hayal etmemi sagliyor ....
Subat ayinda yagan kar bütün planlarimizi altüst etti. Yazi isleri zaten çok yogundu buna bir de kar yagisi eklenince degil Istanbul disina gitmek, evimizden burnumuzu disari çikaramadik. Neyse ki kapak çekimlerini o meshur kardan bir gün önce bitirmistik. Ama bir sorunumuz vardi: Gezi yazisini ne yapacaktik?
"Aslinda kendim ettim kendim buldum" derler ya benim bu yaziyi yazarkenki durumum da öyle. Sayisiz defa gidip geldigim, hatta kendimi neredeyse yerlisinden saydigim Ayvalik ve Cunda Adasi'ni onlarca kez görüntülemistim. Pekala yazabilirdim de. Üstelik mart ayinda oralara bahar gelmis olacagindan, gitmek isteyenlere de iyi bir hizmet olacakti! Itiraf etmeliyim ki Elif'in geçen ayki Palandöken yazisinda bahsettigi gibi insanin ilk görüste vuruldugu ve çok sevdigi bir yer için bir seyler yazmasi çok zormus!
devamı
Cunda adalar kenti Ayvalik'in tek yerlesim olan yeridir. Cunda'nin ilçe merkezine uzakligi karayolu ile 8 km. deniz yolu ile 3 mildir. Adaya dolmus motorlar ile gidebilirsiniz. Çok sayida klise ve manastir barindiran adanin etrafi çam ve zeytin agaçlari ile çevrili ünü dünyaca bilinen Taksiyarhis Klisesi, Agios Yannis ve Panaya Klisesi mutlaka görülmesi gereken tarihi yapilardir.
Kalacak yer konusunda bir çok firsat sunan Cunda adasi otelleri her bütçeye uygun yapidadir. Isterseniz eski bir rum evinde pansiyoner olarak kalabilir isterseniz adanin luks otellerinde tatilin keyfni çikarabilirsiniz.
Eger cunda da bulunuyorsaniz, her koy'un dan her ada'sindan girebilirsiniz deniz e. Lale Adasi girisindeki belediye plaji ,çataltepedeki plajlar yada pateriçadaki bir esi daha olmayan dogal plaj isteginize cevap verecek niteliktedir. Ayvalik la cunda tipik sokak ve mimari degerleri nedeniyle saatlerce günlerce gezilip fotograf çekilecek özelliktedir. Cunda ve civar koylar (Sarimsakli, Çamlik),tepeler her an bir cennet parçasinda tatil yaptiginizi animsatir sizlere. Sokaklar geçmise yolculuk yaptirir,dogasi ise cennet'e.
Bu cenneti daha yakindan tanimak isterseniz, mavi yolculugu çikabilirsiniz. Bu yolculuk saat 11 sularinda baslar, tekneler sizleri cunda nin essiz koylarinda gezintiye çikarir. Tur, Behramkale'ye kadar uzanir, aksam alti sularinda Ayvalik'ta son bulur. Hergün onlarca tekne binlerce kisi bu cennet koylarda gezintiye çikar. Öglen yemek ikramlari standartlasmistir bu gezilerde; papalina ve salata! Gözle görülen kismin güzelligi kadar cunda adasinin su altida alabildigince güzeldir. Tarihi batiklar, Osmanli döneminden kalmis küpler, denizin altinda yerini almis meraklilarini beklemektedir. Bu hazineyi kesfedebileceginiz bir çok alternatif sunar size Ayvalik Cunda adasi. Istediginiz bir dalgiç okulu ile yada kendi kiraladiginiz özel tekneniz ile gün boyu bu güzelliklerin keyfini çikarabilirsiniz. Tekne kiralayarak ,yirmidört adayi tek tek gezip görmek , dogayla, deniz ile tam anlamiyla kaynasmak istiyorsaniz, Ayvalik ve Cunda adasi en güzel yerdir.
Cunda (Alibey) adasin bir bölümü Milli Park tir. Kendi kendinize yürüyüsler düzenleyerek agaçlarin bitkilerin hazzina vararak yorgun argin döneceginiz sahildeki restaurantlar da yedikleriniz daha bir lezzetli gelecektir size. Gün dogumunda, gün batisinda, evet evet günes dogmadan ve batarken seytan sofrasina çikin ,mehtapli gecelerde de gece yarisi orada olun, düssel anlar yasarsiniz. Bu bölgede buldugunuz her tepede rastlarsiniz birkaç kisiye kimi elinde kadehi selamlamaktadir cenneti kimi ise dile getirmektedir, söyleyemediklerini, haykirmaktadir bosluga dilindeki kelimeleri. Balik avlamak isterseniz sahilden denize açilaraktan bol bol av yapabilirisiniz. Hatta sabah erken saatte avlanirsaniz görerekte avlayabilirsiniz baliklari cunda adasinda. Avlayamazsanizda üzülmeyin.. adanin merkezinde ki balikçilarda bulabilirsiniz baligin en tazesini, binbir çesidini. Bu baliklardan bazisi sadece Cundaya özgüdür, tadina doyum olmaz zeytinyagli mezeler esliginde kaldirirsiniz kadehinizi ask a mutluluga sagliga. Meshurdur adanin kedileri, gittigiginiz heryerde sizinledirler, bir balikçi teknesinin yaninda veyahut masanizin yani basinda. O kadar çok sey varki Cunda adasinda, Ayvlalik'ta yapilacak, o kadar çok yer varki ki görülecek, o kadar çok lezzet varki denenecek, mutlaka cezbedecek biri sizi mutlaka baglayacak buraya simsiki.. kopmayacak baglarla.
CUNDA ADASI HAKKINDA ÇOK GÜZEL BIR YAZI :
"Sayisiz defa gittigim hatta artik kendimi biraz da yerlisinden saydigim Ayvalik ve Cunda Adasi’na yolculuk benim için zaman tünelinde yapilan bir gezinti gibi. Eski Rum evleri, ulu çinarlar altinda ya da bir kahvede sessizce sohbet eden iyi giyimli ihtiyar delikanlilar, alisverise çikan yasli teyzeler ve zeytin kokusu hiç yasamadigim, bilmedigim zamanlari hayal etmemi sagliyor ....
Subat ayinda yagan kar bütün planlarimizi altüst etti. Yazi isleri zaten çok yogundu buna bir de kar yagisi eklenince degil Istanbul disina gitmek, evimizden burnumuzu disari çikaramadik. Neyse ki kapak çekimlerini o meshur kardan bir gün önce bitirmistik. Ama bir sorunumuz vardi: Gezi yazisini ne yapacaktik?
"Aslinda kendim ettim kendim buldum" derler ya benim bu yaziyi yazarkenki durumum da öyle. Sayisiz defa gidip geldigim, hatta kendimi neredeyse yerlisinden saydigim Ayvalik ve Cunda Adasi'ni onlarca kez görüntülemistim. Pekala yazabilirdim de. Üstelik mart ayinda oralara bahar gelmis olacagindan, gitmek isteyenlere de iyi bir hizmet olacakti! Itiraf etmeliyim ki Elif'in geçen ayki Palandöken yazisinda bahsettigi gibi insanin ilk görüste vuruldugu ve çok sevdigi bir yer için bir seyler yazmasi çok zormus!
devamı
ERDOGAN AND PUTIN MET ON BLACK SEA COAST
Turkish Prime Minister Recep Tayyip Erdoğan and Russian Prime Minister Vladimir Putin met in the coastal city of Sochi on Saturday afternoon, May 16th, taking up extending bilateral relations. Meeting 5th time in the last 8 years, prime ministers made statements before the press at Riviera Palace.
Turkish Prime Minister Erdoğan expressed his pleasure concerning his counterpart’s invitation to the Black Sea coast, saying that bilateral relations have extended significantly for the last 6 years. Trade volume between Turkey and Russia has extended to $35 billion as of 2008. Erdoğan said further that tourism bridges peoples of the two countries.
BM'NIN MEGA FELAKET RAPORU
Dünyada kentlerin kontrolsüz biçimde büyümesinin ve iklim değişikliğinin, "mega felaketler" ihtimalini artırdığı bildirildi. Birleşmiş Milletler tarafından hazırlanan ilk Felaket Riskini Azaltma raporu Bahreyn'de açıklandı.
Raporda, dünyada 1 milyar dolayında insanın gecekondularda yaşadığı kaydedilerek, bu insanların sel, deprem ve toprak kaymalarına karşı savunmasız oldukları anlatılıyor.
Rapora göre, gecekondularda yaşayanların sayısı her yıl 25 milyon artıyor.
Buralarda altyapı yetersiz kaldığı için, daha fazla sel felaketi yaşanıyor, depremler ve fırtınalar daha yıkıcı oluyor.
1990 yılına göre, küresel ekonomide sellerin yol açtığı zararların oranı iki katına çıktı, 20 yıl içinde felaketlerde evlerini, işlerini kaybedenlerin oranı da yüzde 28 arttı.
BORSADA ISLAMI ENDEKS DONEMI
2008 yılında ikinci el piyasadan çıkan paranın hisse senetlerinde 3 milyar dolar civarında olduğunu belirten Erkan, Net olarak ise 1,5 milyar dolar civarında dedi.Erkan, 2008'de çıkan paranın 3 milyar dolar olduğunu, bunun 1,5 milyar dolarının da Türk Telekom'un halka arzından gelen paradan kaynaklandığını, net olarak bakıldığında ise hisse senetlerinde 1,5 milyar dolar civarında bir para çıkışı görüldüğünü kaydetti.
Borsadan 2009'da çıkış değil, net girişlerin yaşandığına dikkat çeken Erkan, girişlerin çoğunun son 1,5 ayda gerçekleştiğini ifade ederek, 2009'da ilk başta 300-500 milyon dolarlık bir çıkış vardı. Ama son 1 ayda, tekrar 1 milyar doların üzerinde giriş oldu diye konuştu.
devamı...
TURKAN SAYLAN ARTIK ARAMIZDA DEĞİL
Türkiye'nin kayıbı.... Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan hayatını kaybetti. Acı haberi alan Saylan'ın sevenleri, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Onkoloji Enstitüsü Yoğun Bakım Servisi'nde akın ediyor. Türkan Saylan, 1989 yılında Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'ni kurarak binlerce gencin okula gitmesine öncülük etti. Kardelenler projesiyle okula gönderilmeyen kız çocuklarının sorunlarına sahip çıktı.
GRİPİN - DALGALANDIM DA DURULDUM
GRİPİN FARKI VE YORUMUYLA TÜRK MÜZİĞİNİN GÜZEL ESERİ "DALGALANDIM DA DURULDUM"
Pek çok güzel video ve müzikler için
http://www.turkiyeinternette.com/video_anasayfa.asp
VİDEO
Pek çok güzel video ve müzikler için
http://www.turkiyeinternette.com/video_anasayfa.asp
VİDEO
DSP'NIN YENI BASKANI MASUM TURKER
DSP'nin Olağanüstü Kurultayında Genel Başkanlığa 3. turda 431 delegenin oyunu alan Masum Türker seçildi. Rahşan Ecevit'in desteklediği Alemdar Yalçın seçimi büyük farkla kaybetti..6 adayla başlayan Olağanüstü Kurultay'ın yapıldığı salona gelen Rahşan Ecevit ''Halkçı Ecevit'' sloganlarıyla karşılandı. Kurultay sırasında aday sayısı 16'ya çıktı. Ancak adayların 9'u eski Genel Başkan Zeki Sezer lehine çekildi. İlk turda hiçbir aday gerekli çoğunluğu sağlayamayınca ikinci tura geçildi, ancak burada da gerekli çoğunluğuk sağlanamadı. Her iki turda da Masum Türker, Zeki Sezer'in önünde yer aldı. Sezer çekilmek istese de taraftarları buna izin vermedi. Rahşan Ecevit'in desteklediği Alemdar Yalçın ise büyük hüsran yaşadı.
7 ADAY YARIŞTI
Anadolu Oteli'ndeki kurultayda bazı adayların çekilmesinin ardından Musa Abay, Tayfun İçli, Sait Kekeç, Serdar Savaş, Zeki Sezer, Masum Türker ve Alemdar Yalçın, genel başkanlık için yarıştı.
Delegeler 11 sandıkta oy kullandı. Kongrede kayıtlı bin 63 delege bulundu.
ÜÇÜNCÜ TURA KALDI
DSP'nin Olağanüstü Kurultayı'nda ilk turda adaylardan hiçbiri genel başkan seçilmek için gereken salt çoğunluğu sağlayamadı. Genel başkanlık seçiminde, Musa Abay 5, Tayfun İçli 23, Sait Kekeç 2, Serdar Savaş 12, Zeki Sezer 357, Masum Türker 363 ve Alemdar Yalçın 87 oy aldı.
İkinci tur oylamada Masum Türker 415 oy alarak, 380 oy alan Zeki Sezer’in önünde yer aldı.
Genel Kurultay’da 845 delege oy kullanırken 1 oy geçersi 844 oy geçerli oldu. Oyların 415’i Masum Türker’e verilirken Zeki Sezer 380 oy alabildi. Alemdar Yalçın 38 oy, Tayfun İçli 7 oy, Musa Abay 3 oy, Sait Çekeç 1 oy aldı.
Oylamalarda salt çoğunluk olan 532’ye ulaşılamadığı için üçüncü tur oylamaya gidildi.
DSP Olağanüstü Genel Kurultayı’nda ikinci tur oylamada, Masum Türker’in 35 oy gerisinde kalan Zeki Sezer genel başkanlık seçiminden çekilmek istedi.
Sezer, Divan Kurulu’na giderken bir çok delege tarafından etrafı sarılarak engellendi. Sezer taraftarı delegelerce, “lütfen çekilme” “çekilemezsin” diyerek Sezer’in çekilmesini önlemeye çalıştı. Basın mensuplarının Sezer’in etrafını sarması üzerine bazı delegeler Sezer’in ağzını kapattı. Sezer’in gözleri dolarken etrafındaki partililerde “Zeki Sezer” sloganları atmaya başladı. Hikmet Sami Türk’ün, oylamanın başladığını açıklaması nedeniyle Sezer seçimden çekilmedi.
HALKIN ETI, EKMEGI PATATES FIYATLARI TAVAN YAPTI
Turfanda meyve ve sebzelerin fiyatları el yakıyor. Özellikle patates son bir kaç aydır pahalılığıyla dikkat çekiyor. Tarlalarda sökümün başladığı şu günlerde patateslerin kilogram fiyatı 2 TL'ye kadar çıktı.Tarladan yeni sökümün başladığı bu dönemlerde yeni ürün patateslerin kilogram fiyatı 2 TL'ye, eskileri ise 1,5 TL'ye kadar çıktı.
Bursa Ticaret Borsası ile Bursa Meyve ve Sebze Hali'nden alınan bilgiye göre, turfanda meyve ve sebzelerin fiyatları son birkaç aydır pahalılığı nedeniyle dikkati çekiyor.
devamı...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)