29 Nisan 2010 Perşembe

INSANI YALNIZCA AŞK DEGISTIREBILIR


27 Bugünün kısa bir anı, ağaçların hışırtısının, dalların çıtırtısının ve kuşların müziğinin duyulduğu bir ana dönüştü. Ben yeşil izler bırakırken dünyaya yeniden döndüm bir an, sen ise mutluluğun, içsel huzurun bütün bedenine yayıldığı bir anı yaşadın.


Senin bende dinginliği bulmanı seviyorum. Başını bana yaslamanı, kollarımı sevmeni,enseme dokunuşunu, yüzümü avuçlamanı, çocuksu bir coşkuyla seviyorum. Bunları yapmanı özlüyorum. Kendimi iyi hissetmemi sağlayan bu sevecen davranışlarını senin yokluğunda daha çok özlüyorum. Aşk ile özlemin iç içe geçtiği anları içten bir tebessümle karşılıyorum. Yalnızken yuvasından düşmüş kuş yavrusu gibi bir yerlerde beni bulmanı, bulup götürmeni, koynuna almanı bekliyorum.

28 ______ Kadınlar tanrının yeryüzüne saçtığı yıldızlardır; onlar gökyüzüne sığamamışlardır ve bu yüzden tanrı onları yeryüzüne saçmıştır. Her biri bir yıldız kadar parlak ve çekicidir ama bu yıldızların ayrımına varan göz, hep aynı göz değildir. Her gözün ayrımına varabildiği ayrı bir parlak yıldızı, Venüs'ü vardır. Benim yeryüzündeki Venüsüm sensin ve ben Venüsümü, seni yeryüzüne saçan tanrı gibi yüceltiyorum. Hayatımı sana adıyor ve senin mabedinde ibadet ediyorum.

39_______ İNSANI YALNIZCA AŞK DEĞİŞTİREBİLİR


GEBERMİŞ KÖPEK

28 Nisan 2010 Çarşamba

CILDINIZDEKI LEKELERDEN KURTULUN

Güneşin cildimize ve bedenimize yararları olduğu kuşkusuz bir gerçek. Ancak doğru kullanıldığında ve dikkat edildiğinde tabiki. Güneşin faydası kadar zararının da olduğunu unutmamak gerek.

Bunlardan biri de ciltte oluşan kahverengi lekeler. Güneşten bilinçsiz bir şekilde yararlanmaya kalktığınızda sonuçlarına da katlanmanız gerek.

Bu tür kahve rengi lekeler güneşin zararlı ışınlarını almanızdan ve korunmasız kullanmanızdan ileri geleceği gibi, elbette farklı sağlık nedenlerinden dolayı da olabilir.

Kahverengi cilt lekelerinizden korunmak ve kurtulmak için öncelikle sabun kullanmaktan vazgeçin. Ya da cildinize uygun sabunlar kullanın. Sabun cildinizi kurutacağı için lekelerin oluşumuna da davetiye çıkarabilir.

Lekelerden kurtulmak ve cilt derinizin gözeneklerini açmak için yüzünüzü temizledikten sonra tonik kullanın. Cildinizin canlanmasını sağlar. Fakat tonik seçerken de kaliteyi gözönünde bulundurun. Ya da doğal toniğinizi kendiniz hazırlayın. Nasıl mı? En basit ve ucuz yöntemlerden birkaçı..

Gül suyu kullanın.

Maden suyu içindeki minareller sayesinde cildinizi canlandırır.

Maydonozu kaynatın, Suyunu soğutup, cildinize pamukla tonik uygulayın.

Cildinizi nemli tutmaya özen gösterin. Bu cildinizin erken yaşlanmasını ve kurumasını engeller. Cilt yapınıza uygun bir kremi günlük bakımınızdan eksik etmeyin. Yağlı ciltler bu konuda çok şanslı.

Beslenmenize özen gösterin. Sigara ve alkolden mümkün olduğunca uzak durun. Bol bol A,C,E vitaminlerini içeren sebze ve meyva tüketin. Özellile havuç, kayısı ve domates. Bu saydığımız besinlerin içinde bulunan betakaroten cildinizi taze ve genç kalması için gerekli .

Haftada bir ya da iki kez gene cildinize uygun maskelerle cildinizin gözeneklerini açın ve hava almasını sağlayın

Lekelerden kurtulmak için, peeling uygulayın. Tabi bunun için bir kozmetik salonuna gidip, uzmandan yardım almalısınız.


TİN

27 Nisan 2010 Salı

ERKEN YASTA EVLILIK TESVIK EDILIYOR

Ülkemizde en büyük sorunlardan biri olan, çocuğun rızası olmadan yaptırımla evlendirilen kızlar için bir destek de yasalarla geldi. Hadi hayırlısı. Evlilik yaşı bundan sonra 18’in altı….. Çocuk çocukluğunu yaşamadan yetişkinlerin yaşamına itiliyor bu ülkede.

1 Ekim 2008 tarihli Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası ile sigortalıların bakmakla yükümlü oldukları aile fertlerinin hak sahipliği ile ilgili yasa tekrar düzenlenmiş. 18 yaşını dolduranlardan eğitimlerine devam etmeyenlerin, anne ve babalarının bakmakla yükümlü olduğu hak sahibi olarak sağlık yardımlarından yararlanma hakkı bu yasa ile kaldırılıyor. Hazineue büyük bir kaynak mı sağlanmış olu
yor acaba?

1 Ekim 2008’den sonra 18 yaşını doldurup 2008-2009 döneminde liseden mezun olan kız çocuklarının üniversite sınavında alacağı sonuç, anne ve babalarının sigortalılığından doğan sağlık haklarının devam edip etmeyeceğini belirleyecek. Bu kapsamdaki kız öğrenciler sınavda başarısız olur ve üniversiteye devam edemezlerse anne ve babalarının bakmakla yükümlü olduğu hak sahibi olarak sağlık hizmetlerinden yararlanamayacak. Kız çocuklar, 18 yaşını doldurduktan sonra da eğitime devam etmeleri halinde ise erkek çocuklarda olduğu gibi ortaöğretimde 20 yaşına, yükseköğretimde 25 yaşına kadar anne ve babaları üzerinden sağlık hizmeti alabilecek.

Peki sınavda başarısız olduysa bu genç kızlar ne olacak? Gayet basit. Hemen söyleyelim.

Ya kendi primlerini kendileri ödeyecek. ( Nasıl olacağını bilemiyorum)

Ya yoksul olduğunu kanıtlamak için pek çok prosedürden geçecek. Tabi bu arada yoksulum diyecek olan zenginlerde böyle bir yola başvurabilir ki bu da şaşırtıcı değil ülkemde. Zaten yapılıyor. Yoksulluğun kanıtlanması için bir çatı altında yaşayan aile fertlerinin (anne, baba, eş, çocuk) bir aylık her türlü gelirden kişi başına düşen miktarın brüt asgari ücretin üçte birinden az olması gerekecek. Bu durumdaki kişiler ‘yoksul’ kabul edilerek sağlık harcamaları devlet tarafından karşılanacak.

Ya, iş bulup çalışacak ve bu haktan yararlanacak.

Son olarak ise, sigortalı biriyle ya da bol paralı biriyle evlenecek, evlendirilecek.

Peki evlendi diyelim. Anlaşamadı ve bir süre sonra da ayrıldı. Hak elinden uçtu gitti. Hakkını gene kaybediyor. Her durumda çok şansları yok gençlerin. Bu ne kadar mantıklıdır tartışılır. Hangi sebebe dayanmaktadır? O da tartışılır. Su götürmez bir gerçek var ki, yüzyıl geçse de değişmeyecek. Çocuk yaşta evlilikler… Onların doğurduğu negatif sonuçlar..

Bu yasa adil midir sizce?

BİR ENDİŞELENEN

26 Nisan 2010 Pazartesi

ERKEKLER ICIN GIYIM TUYOLARI

Hep kadınlar için yazacak değiliz ya… Kadın modası, nasıl giyinmeli, bu yaz neler moda, vücudunuza göre giyim tarzı vs. vs.. Peki erkekler nasıl giyinmeli?

Öncelikle bedeninizi ,iyi tanımalısınız. Boyunuz, kilonuz, göbeğiniz, kasınız… Tüm bunları gözönüne alıp, giyim tarzınızı belirleyebilirsiniz.

Uzun boylu erkekler için işte önerilerimiz

Eğer boyunuz uzunsa asla kullanmamnız gereken desen, çizgili pantolonlar ve takımlardır. Bu tip kıyafet sizi olduğunuzdan uzun gösterir. Hele bir de zayıfsanız, daha da zayıf görünürsünüz.

Her tür spor giyim uzun boylu erkeğin üzerinde hoş duracaktır. Jean pantolonlar, koyuaçık renk t-shirt ve gömlekler.. Dikkat etmeniz gereken gömlek yakalarınızın uzun ve geniş olmaması.

Tüvit ceketler hem şık görünmenizi sağlar, hem boyunuz fazla uzunsa, bunu saklamanıza yardımcı olur.

Kısa boylu erkekler nasıl giyinmeli, hemen göz atalım:

Uzun boylu erkeklerin aksine çizgili takımlar, pantolonlar tam size göre. Boyunuzu daha uzun gösterir. Ama dikkat edin, hem kısa boylu hem zayıfsanız, boyuna çizgili kumaşlar sizi uzun göstereceği gibi, daha da zayıf gösterebilir.

Uzun ceketlerden kaçınmalısınız. Kısa, bele oturan kesimler sizin için uygun olacaktır.

Yine takımlarda olduğu gibi gömlek seçiminde de boyuna çizgili olanları tercih etmelisiniz.

Koyu renkler tercih sebebiniz olmalı. Açık renk kıyafetler boyunuzu ve kilonuzu ele verir.. Siyah, gri, lacivert ve diğer renklerin koyu tonları sizin için uygun olacaktır.

Minyon yapılı bir erkek misiniz?

Özellikle ceket kollarına çok dikkat etmelisiniz. Ceket kolları bileğinize düşmemelidir.

Pantolon paçalarınız aşağıya doğru daralmalıdır.

İri desenlerden uzak durmalısınız. Bu sizi daha minyon gösterir. Kravat seçiminde de gene iri desenler yerine boyuna çizgili ya da verev desenli kravatları tercih etmelisiniz.

Jeanlerinizin üzerine giyeceğiniz t-shirt uzun olmalıdır. Göbeğiniz varsa onu da gizlemiş olursunuz.

Gömleklerinizin yakası geniş olmalıdır.

Şişman bir erkek misiniz? O zaman bunlara dikkat edin.

Kilonuzun göze çarpmaması için, tek renk giyimi tercih edin. Boyunuza göre açık ya da koyu renkler seçebilirsiniz.

Kilonuz göbek kısmında toplanmış ise, pantolonlarınızda kemer yerine pantolon askısını tercih edebilirsiniz.

Spor giyimde pantolonlarınızı boyuna çizgili gömlek ve t-shirtlerle kombine edin.

Son olarak kendinizi kusursuz görüyorsanız,mükemmel bir vücudum var, hafif kaslı, göbeğim yok ve boyum normal standartlarda diyorsanız da; size yakışan ne ise, tarzınıza göre dilediğiniz gibi giyinin. Tabi uyum olmak şartıyla...

TİN


.....

25 Nisan 2010 Pazar

SEVGİ NEDİR

Acaba kaç kişi sevgiyi hak ediyor? Sevginin değerini biliyor dersiniz....Yapmacıksız, samimi ve yürekten? Kaç kişinin yüreği sevgi bahçesi?

Sevgi beslenmek ister. Sevgi sevgiyle karşılık bulunca anlam bulur. İnsan sevdiklerinin değerini kaybetmeden bilmeli ki, sevgisiz kalmasın.

Sevgi önce “ben” yerine “sen” diyebilmektir.

Sevgi “ben” değil, “biz” olabilmektir.

Sevgi varoluşunun sebebidir.

Sevgi o ağlarken, seninde ağlayabilmen, acısına yürekten ortak olabilmendir.

Sevgide madde yoktur. Ruh vardır. Evini, işini sevdiğin gibi sevemezsin karşındakini. Yüreğini koyabilmeli, hayatını ona adayabilmelisin. Hele karşılığı da aynı şekilde sana dönerse eksik ne kalır ki geriye…

Sevgi sessizliğini de paylaşabilmek, katlanabilmektir üzüntüsüne, kaprisine, hastalığına ve sağlığına…

Sevgi emek ister. Bugün sevip, yarın zorda kalınca yarım bırakılmak değil.

Sevgi alışkanlık değil, bağımlılıktır. Sevgi hoşgörüdür en dayanılmaz anda. Kucaklamak, affetmektir sevgi.

Sevmek vermektir. Vermesini bildiğin sürece almaktır.

Sevgi merhamettir, şefkattir.

Sevgi paylaşmaktır. Bir dilim ekmeği, bir bardak suyu, yüreğindeki ve düşündekileri…

Sevgi benzersizdir, sevgilinin benzersizliği gibi..

YÜREĞİNİZ DAİMA SEVGİ BAHÇESİ OLSUN

SEVGİYE SEVDALI BİRİ